Kayıp Ada
Rp dünyasında eşi benzeri olmayan bu adada, yaşamayı göze alıyor musun? Grup savaşlarının yanında açlık mücadelesi, adadan kurtulmanın umudu ve diğer bir çok gizemli olaylar.

Eğer sen de kendine güveniyor ve adada yaşayabileceğini düşünüyorsan üye ol!







Ada, uyanıyor!...
Kayıp Ada
Rp dünyasında eşi benzeri olmayan bu adada, yaşamayı göze alıyor musun? Grup savaşlarının yanında açlık mücadelesi, adadan kurtulmanın umudu ve diğer bir çok gizemli olaylar.

Eğer sen de kendine güveniyor ve adada yaşayabileceğini düşünüyorsan üye ol!







Ada, uyanıyor!...
Kayıp Ada
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Kayıp Ada'da Bir Şeyler Oluyor
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Yeni Doğanlar

Aşağa gitmek 
+7
Elyssa Quentin Ryan
Sophie Lisa Black
Francesca Joceline
Arinna Parker
Lómadriethiel Righelli
Minato Kiano
Seth Sullivan
11 posters
Sayfaya git : Önceki  1, 2
YazarMesaj
Seth Sullivan
Ada Lideri
Ada Lideri
Seth Sullivan


Mesaj Sayısı : 208
Liderlik Kapasitesi : 227
Kayıt tarihi : 20/05/10
Nerden : Ada'dan

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimeCuma Mayıs 28, 2010 6:44 pm

Konunun ilk mesajı :

Yeni hayatlar, yeni doğanlar. Her insanın hayatında dönüm noktası olduğu gibi adaya düşenlerin de yeni doğum noktası vardır. İşte o nokta, şu andan itibaren başlayan ada yaşantınızdır. Ve sizi, yeni hayatlarınıza uyandırıyorum...

Herhangi bir sıra olmaksızın çaylak adaylar yazılara başlayabilirler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://kayipada.my-rpg.com

YazarMesaj
Lómadriethiel Righelli
Ada Adayları
Ada Adayları
Lómadriethiel Righelli


Rp Partneri : Eroin(di)
Mesaj Sayısı : 52
Liderlik Kapasitesi : 8
Kayıt tarihi : 24/05/10
Yaş : 30

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimePaz Mayıs 30, 2010 2:10 pm

" Bu yazıyı okuyabilecek olman bugün aldığım en iyi haber.. Diğerlerine gerçeği yani senin bu yazıyı okuyabildiğini ve bu lanet yerden kurtulmak için bir şansımız olduğunu söyleriz.. Herkesin buradan kurtulmak için can attığını görebiliyorum ve onlarda kağıtlarını vereceklerdir.. Evet bu da benim bugün aldığım en güzel haberdi. Yüzüme yayılan mutluluk gülümsemesi kurtulma inancındandı. El ele verirsek bu lanet yerden kurtulabilirdik. Her ne kadar bunu çözebilsek de bu akşama yetişmeyecekti ve saat şimdiden öğlen olmuş gibiydi. Bu geceyi burada geçirmek fikri beni korkuturken " Bu arada ben Francesca.."dedi gülümseyerek. Aynı gülümsemeyle "Memnun oldum tabi bu şekilde tanışmasaydık daha mutlu olabilirdim" dedim. Oturduğum kumun üzerine elimdeki iki kağıdı kombine etmeye çalışırken yüksek sesle, diğerleirnin duyabileceği bir tonla "Francesca ve ben düşündük de bu kağıtları birleştirirsek okumamız daha kolay olabilir. Her ne kadar hatırlamasam da eskiden aldığım dersle birşeyleri keşfedebiliriz." dediğimde ikna olmalarını umuyordum. Herkese körü körüne güvenmeyeceğimi yaşamım boyunca öğrenmiş olsam da burada birbirimize inanmaktan başka çaremiz yoktu şimdilik. En az benim kadar tedirgin oldukları belli olsa da tek yapmamız gereken bir bütün olmayı başarmaktı. Oysa şimdiden, daha başında olayları anlamaya çalışırken anlaşmazlıklar çıkmak üzereydi. Bir de yemeğe ihtiyacımız olduğunda ne yapacaktık kim bilir?

Hafızamın arkalarına saklanmış olan bilgileri bulup çıkarmak için gözümün önüne değişik semboller getiriyordum. Bir kaç tanesini hatırlayabilsem de çoğu muammaydı. Belki bu adaya tatil için gelmiş olsaydık, altın gibi parlayan kumların zevkini çıkarabilir, güneşin yakıcılığıyla tezat oluşturan buz gibi denize girebilirdik. Ama yaşam, hayatta kalma güdüsü bütün herşeyin önündeydi. Vaktimiz daralırken midemin boşaldığını hissedebiliyordum. Belki pskolojikti ama yine de korku ve aşırı fazla düşünmek insanı acıktırıyordu. Yakında eroin nedeniyle geçireceğimi tahmin ettiğim yoksunluk krizi ise endişelenmeme sebep oluyordu. Lanet olsun! Buradan kurtulursma yanımda fazladan birkaç paket eroin taşıyacağıma söz veriyorum...

Etrafa göz gezdirirken Sophie ve ikizlerin artık aramızda olmadığını fark edip boş bulunarak küçük bir çığlık attım. "Gitmişler." Dudaklarımdan dökülen sözcüklerin ardından birşey söyleyebileceğimi düşünmüyordum. Artık endişeleneceğimiz dört şey vardı! Adaya neden geldik? Bu kağıtlar ne demek? Yemek bulabilecek miyiz? Ve kızlar nerede?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lyndséy Juli
Admin | Ada Adayı
Admin | Ada Adayı
Lyndséy Juli


Rp Partneri : Ben Tek Çalışıyorum.
Mesaj Sayısı : 127
Liderlik Kapasitesi : 223
Kayıt tarihi : 20/05/10
Yaş : 29

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimePaz Mayıs 30, 2010 2:19 pm

Başım, başım, başım... Ağrılar her bir yanından beynimi tanımlarken gözlerimin üzerindeki gökyüzü kendini tanıtıyordu yavaş yavaş bana. Ayaklarım sanki birer görünmez iple sımsıkı bağlanmış, direnişlerime rağmen hiçbir bıçağın bile açamayacağı bir ağırlıkla üzerimde sönük kalmıştı. Çevremi yavaş yavaş tanımlıyordu beynim. Etrafımda bulunan gökyüzünün ışınları sahile çarpıp gözlerime geri geliyordu. Dalgaların sesi beynimde hoş bir tını yaratıyordu. Birden neler olduğunu hatırlamaya başladım. Yaşadıklarımı... En son ikizimi bulmak için verdiğim çabaların olumsuz yönünden dolayı kendimi uzun bir yolculuğa sürüklemek istediğim için gazetede bulunan reklamdaki numarayı aramıştım ve en son eve geldiğimden başka hatıra yoktu hafızamda. Yaşadıklarım beynimde acı birer hatıra gibi silinmişti.

Bir süre sonra etrafımdaki insanların sesleriyle etrafımı saran görünmez ipten kurtuldum ve ayaklandım. İnsanların yüzündeki telaş, endişe, şaşkınlık gözlerime çarpan ilk şey oldu. Ardından kendimde bir ağırlık hissettim. Elimi her zaman yaptığım gibi iki cebime attığımda bir nesnenin teması ile karşılaştım. Ne olduğunu anlamak için cebimden çıkardım ve incelemeye başladım. Çok eski bir parşomene benzese de daha değişik türden birşeydi bu. Üzerinde iki tane çizgi vardı yalnızca. Sonra dayanamayıp insanların ilgisini çekmek umrumda olmadan bağrındım.

"Heey! Neler oluyor burada?!" Biraz önce taradığım gözlerin temas noktası şimdi benim gözlerim olmuştu. Birilerinden bir cevap bekliyordum haliyle.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Den Danger
Ada Adayları
Ada Adayları
Den Danger


Mesaj Sayısı : 12
Liderlik Kapasitesi : 5
Kayıt tarihi : 26/05/10
Yaş : 29
Nerden : İstanbul

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimePaz Mayıs 30, 2010 4:16 pm

Kapalı ortamlardan nefret ederdim. Fobim var kapalı ve karanlık ortamlara. Karanlık ama açık ortamda da kalabilirim. Ama asla kapalı karanlık ortamda kalamazdım. Karanlıkta el yordamıyla etrafıma bakıyorum ama elimi nereye uzatsam duvar var. Ve her elimi uzatışımda sanki daha da yaklaşıyor duvarlar. Sanki beni izleyen ve halimden eğlenen birileri var. Bir yerlerden bakıyorlar bana. Başım dönmeye başlıyor. Yeni başlamıyor aslında sadece ben yeni farkediyorum başımın döndüğünü. Kendi eksenim etrafında tur atıyorum. Sonra gözlerimi kapatıyorum daha da karanlıkmış gibi geliyor. Etraf çok karanlık, gözlerim kapalı mı açık mı anlayamamaya başladım. Gözlerimden yaş gelince anladım gözlerimin açık olduğunu. Farketmezdi ben her türlü karanlıktaydım. Karanlığa doğru haykırdım, duyan olmadı...

Telaş ve heyecandan kalbim göğsümü deliyordu uyandığımda. Farketmeden haykırmıştım dikelirken. Ellerimi yere koyduğumda adrenalinden farketmemiştim kumları ve sıcaklığını. Ama aydınlık ortamı görmek beni çok rahatlatmıştı. Sakinleşince etrafıma baktım. Etrafta bir sürü insan vardı ve bağırışımdan dolayı bazıları bana bakıyordu. Bir şeyler tartışıyor gibilerdi. Ne olduğunu anlayamadım. Ne zaman buraya geldiğimi düşünmeye başladım. Hatırlayamıyordum. Ayakta tartışan kızlara baktım. Onlar mı getirdi beni buraya diye düşündüm önce ama onlar da mağdur gibi gözüküyordu. Şaşkın bir şekilde... Onlar kaçırmamışlardı belli ki. Yerimden kalkınca cebimde bir ağırlık hissettim. Çakmağım ve bıçağım ve benim olmayan bir kağıt. Ya da bana verilen...

Üstümü silkerek toplanmış insanların yanına gittim. Sıcak kumlar ayaklarımı yakıyordu. "Burada neler olup bittiği hakkında fikri olan var mı? Ayrıca, bu kağıt da neyin nesi?" Birinin bir fikrinin olacağını sanmıyordum ama belki bir umut olabilir diye düşünmüştüm.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Crystal Gatés
Ada Adayları
Ada Adayları
Crystal Gatés


Rp Partneri : Minato Kiano
Mesaj Sayısı : 75
Liderlik Kapasitesi : 3
Kayıt tarihi : 21/05/10
Yaş : 30
Nerden : Fransa / Paris

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimePaz Mayıs 30, 2010 5:05 pm

Ensemde garip bir ağrı hissediyordum. Göz kapaklarımı açmakta zorlanıyordum. Yapışmışlardı adeta. Elimi dahi kaldıramıyordum. Ve üzerinde yattığım şey oldukça sıcaktı ve derimi yakıyordu adeta. Dayanmaya çalıştım. Kendimi zorlarsam gözlerimi açmakta başarılı olacak gibi duruyordum. En iyisinin hareket etmeye çalışmayarak enerji toplamak olduğunu düşündüm. Bilincim açıktı. Kapalı olan şey sadece gözlerimdi ... Bazı uğultular duyuyordum. Daha doğrusu insan sesleri ... Konuşuyorlardı. Tartışıyor da olabilirlerdi. Henüz bunu çözememiştim. Dalga sesi de duyuyordum. Hemen yanımda bir deniz mi vardı? Bunu da anlamamıştım. Emin değildim daha doğrusu. Bunun sebebi gözlerimi açamamama sebep olan şey olabilirdi.

Gözlerimi açmak için tekrar zorladım kendimi. Biraz da olsa açabildim. Ve nerede olduğuma dair bilgi edinmeme yardımcı oldu. Kumsalın üzerinde boylu boyunca yatmıştım. Gözlerimi tam olarak açmaya çalıştım. Ve başarılı da oldum. Ellerimden yardım alarak ayağa kalktım. Kafamı arkaya çevirdim. Ve duyduğum dalga sesinde yanılmadığımı anladım. İleri doğru baktım. Bir grup insan toplanmışlardı. Neden buradaydım peki ? Dün gece neler olmuştu. Hatırlamaya çalıştım. Bir türlü hatırlayamıyordum. Bir şeyler vardı ama onlarda hiç bir şey ifade etmiyordu. Biraz daha üzerine düşününce Minato'yla birlikte benim kutu gibi evimde olduğumuzu hatırladım. İyi de nasıl gelmiştim buraya?

Az önce duyduğum sesleri yine duydum. Gözlerimi kısıp tanıdığım birilerinin olup olmadığına bakmaya çalıştım. Uzun saçlarından Minato'yu tanıdım. Ve yine tanıdık bir ses tonu -Minato'ya ait değildi - "Burada neler olup bittiği hakkında fikri olan var mı? Ayrıca, bu kağıt da neyin nesi?" dedi. Bu ses neden bana bu kadar tanıdık geliyordu. Kimin sesiydi bu ? Topluluğun arasına doğru yürüdüm. Kum gerçekten sıcaktı ve ayaklarımda yanma hissi duyuyordum. Hızlı adımlarla o grubun arasına katıldım. Minato'nun yanına geçtim. "Burada nasıl geldiğimize ve neden burada olduğumuza dair bir fikri olan var mı?" dedim. Onlarında bir şeyler bilmediğinden emindim. Yoksa neden burada toplantı halinde olsunlar ki ... Boş gözlerle onlardan bir cevap bekliyordum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Francesca Joceline
Ada Adayları
Ada Adayları
Francesca Joceline


Rp Partneri : Yok...
Mesaj Sayısı : 126
Liderlik Kapasitesi : 9
Kayıt tarihi : 23/05/10
Yaş : 30
Nerden : Denver, Kolorado..

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimePaz Mayıs 30, 2010 5:40 pm

Biz L. ile kağıtlarla uğraşırken bir kaç kişi daha kendine gelmişti.. Bu da biraz daha karmaşa. biraz daha endişe ve uğultu demek oluyordu.. L. diğerlerine kağıtlarla uğraştığımızı söylemiştik ama kimse oralı bile olmamıştı.. Yeni uyanan 3 kişide bizim bulunduğumuz topluluğun oraya doğru geliyordu.. Üçü de kağıtları bulmuştu ve boş gözlerle insanlara bakıyordu. Hepsinin yüzünde aynı soru vardı.. Buraya nasıl ve neden geldik? Burası neresi?.. L.'in yanından kalktım ve uyanan 3 kişiye döndüm..
" Arkadaşlar ben Francesca Joceline.. Sorularınızın cevapları ben de değil.. Buraya neden ve nasıl kim tarafından getirildik hiç bilmiyorum.. Fakat ceplerinizde bulduğunuz kağıtların bir anlamı olmalı.. arkadaşım L." L.'i gösterdim.. Herkes gözlerini ona çevirdi. L. bundan biraz rahatsız, gülümsedi.. " bu yazıyı okuyabileceğini söylüyor.. Bu yüzden kağıtları bize getirebilir misiniz?" Herkes birbirine bakıyordu.. Bize güvenmelerini beklemiyordum.. Zaten güvenmedikleri çok açıktı.. Bu yüzden konuşmamın sonuna ekledim.. " Belki bu sayede bu lanet olası adadan kurtulabiliriz.." dedim.. Bir kaç kişi kalkıp gelse de hala tereddütte olanlar vardı.. Ben de onlara arkamı dönüp yüzümde bir gülümsemeyle L.'in yanına oturdum ve " Sanırım senin için işin zor kısmı başlıyor." dedim.. O sırada elimdeki sigaranın hala yanmakta olduğunu ve çok az kaldığını farkettim.. Son dumanı da çekip sigarayı kumda söndürdüm...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lyndséy Juli
Admin | Ada Adayı
Admin | Ada Adayı
Lyndséy Juli


Rp Partneri : Ben Tek Çalışıyorum.
Mesaj Sayısı : 127
Liderlik Kapasitesi : 223
Kayıt tarihi : 20/05/10
Yaş : 29

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimeÇarş. Haz. 02, 2010 10:02 pm

Aklım başıma yeni yeni geliyordu ne yazıkki. En son hatırladığım şeyin ikizimi arıyor olmam değil, bir iş görüşmesiydi. Bir adaya gidilecek ve yapılması gereken o insanları orada tutmaktı. Bunu sonradan Francesca denen kızın kounşmasının ardından fark etmiştim. Daha doğrusu hatırlamıştım. Bir şekilde elimde şuanlık -neyse ki- kimsenin görmediği haritayı yok etmekti. Kağıdı elimden belime sıkıştırdım kimse fark etmeden. Ve ses tonuma şaşkınlıkla beraber endişe katarak konuştum.

"İyi ama bende hiçbir kağıt parçası yok ki!" İşte şimdi karşımda rengarenk gözler vardı. Herkes bana yönelmişti. Hiç tanımadığım biri atıldı.

"Cebinde falan da mı yok?" Bunun cevabı belliydi. Hayır... Diyecektim. Ama direk demem gerçekten garip kaçabilirdi. Bunun için biraz daha ceplerimi yoklar gibi yaptıktan sonra cevabımı verdim.

"Hayır! Lanet olası hiç bir kağıt parçası yok!" Asıl endişeli yüzler şimdi artıyordu. Sesimi yumuşak tutarak mırıldandım. "Üzgünüm..."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Den Danger
Ada Adayları
Ada Adayları
Den Danger


Mesaj Sayısı : 12
Liderlik Kapasitesi : 5
Kayıt tarihi : 26/05/10
Yaş : 29
Nerden : İstanbul

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimeCuma Haz. 04, 2010 5:54 pm

"Burada nasıl geldiğimize ve neden burada olduğumuza dair bir fikri olan var mı?"
Yanımdaki esmer kız söylüyordu bu sözleri. Yüzüne baktığımda bir şeyler hatırladım, hissettim. Hayır, öyle yıldırım aşkı gibi bir şey değildi hissettiğim ya da hatırladığım. Daha önce görmüş müydüm bu kızı? Adadan önce. Bu talihsiz olaydan önce.

Talihsiz olay. Hâlâ anlayamamıştım buraya nasıl getirildik. Nasıl geldik ve neden? Kim bizi buraya getirmek istemiş olabilirdi ki? Hem, hiç kimse mi görmemişti bizi buraya getirenleri? Evimden odamdan beni alıp nasıl getiriyorlardı buraya bir gecede anlayamıyordum. Bir gecede diyorum ama uyanalı çok olmuştu. Akşam saatleri geliyordu. Bu arada saat kaçtı? Bilemeyiz ki! Bu adada zaman kavramı gece ve gündüzden ibaretti. Kaç saat gece kaç saat gündüz onu da bilemezdik. Neredeydik biz Tanrı aşkına? Bilemeyiz ki!


Etrafıma tekrar baktım. Uykum açılmış ve kendime gelmiş vaziyette daha aklı başında görebiliyordum. Yani, gördüğümü anlayabiliyordum şuanda. Denize doğru döndüm. Masmavi suları içerisinde deniz taşları gözüküyordu. Düzenli bir şekilde derinleşiyordu ve içerisinde belki de hiç pislik yoktu. Pislikten geçtim üzerinde yüzen bir yosun bile göremiyordum şuanda. Denizin ayaklarına kapanmıştı parlak sahil kumları. Deniz her yaklaştığında altta kalıyordu kumlar, sanki suyu kaldırmak istiyormuşcasına. Diğer tarafta ise orman vardı. Uçsuz bucaksız, derin orman. Sık ağaçların görüşü kapattığı orman.

Etrafı incelerken bir şey dikkatimi çekmişti. Kumsaldan ormana doğru giden ayak izleri vardı. Ve bu ayak izleri geri dönmüyordu. Yürümeye gittbaşladım ayak izlerinin iği tarafa doğru. O sırada gruptan birisi " Arkadaşlar ben Francesca Joceline.. Sorularınızın cevapları ben de değil.. Buraya neden ve nasıl kim tarafından getirildik hiç bilmiyorum.. Fakat ceplerinizde bulduğunuz kağıtların bir anlamı olmalı.. arkadaşım L." Kim olduklarını öğrenmek için bir süreliğine arkama baktım. İsimlerini tekrar ettikten sonra devam ettim yürümeye. " bu yazıyı okuyabileceğini söylüyor.. Bu yüzden kağıtları bize getirebilir misiniz?" hemen ardından da " Belki bu sayede bu lanet olası adadan kurtulabiliriz.." demişti. Ben o sırada ayak izleriyle ilgileniyordum. Orman başlayınca kumdaki ayak izleri kesiliyordu. Ama toprakta da izleri vardı bu insanların... Arkamı döndüğümde bana bakıyordu bir kaç kişi. Ne yaptığımı anlamaya çalışıyorlardı herhalde. Cebimdeki kağıdı çıkartıp son defa tekrar baktım ve eline tutuşturdum Francesca'nın. "Umarım ben gelene kadar çözersiniz. Beni merak etmeyin kaybolmam. Zaten merak edeceğinizi de düşünmüyorum ama eminim giden arkadaşlarınız kaybolacaklar." Bunu ağaçların birbirine olan benzerliğinden, sıklığından ve gidenlerin ayak izlerindeki dengesizlikten anlamıştım. Yani, tahmin etmiştim...

Ormana tekrar girerken bir şey daha dikkatimi çekmişti. Bu kişilerin girdiği yerin biraz daha solunda. Ama şimdi incelemeyecektim onu, tekrar geldiğimde bakacaktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Francesca Joceline
Ada Adayları
Ada Adayları
Francesca Joceline


Rp Partneri : Yok...
Mesaj Sayısı : 126
Liderlik Kapasitesi : 9
Kayıt tarihi : 23/05/10
Yaş : 30
Nerden : Denver, Kolorado..

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimeCuma Haz. 04, 2010 8:09 pm

L.'in kağıtlarla uğraşmasını izlerken mavi gözlü kahverengi saçlı ve genç bir erkek yanıma geldi.. Yakışıklı sayılabilirdi ama daha toy duruyordu.. Elindeki kağıdı elime tutuşturdu ve "Umarım ben gelene kadar çözersiniz. Beni merak etmeyin kaybolmam. Zaten merak edeceğinizi de düşünmüyorum ama eminim giden arkadaşlarınız kaybolacaklar." dedi.. Ben daha ağzımı açmadan o arkasını dönüp yürümeye başlamıştı bile.. L.'e kağıdı verip ayağa kalktım ve çocuğun arkasından seslendim... " Heyy ! Orman tehlikeli olabilir.. Heey ! Sana diyorum.." Arkasından ne kadar bağırdıysam da sesimi duyuramadım.. Tanrım, çocuk ne kadar hızlı yürüyordu böyle.. Çocuğun arkasından ormana doğru yürümeye başladım.. O benden fazla öndeydi bu yüzden koşmaya karar verdim.. Güneş batmaya başladığı için rahatça koşabiliyordum.. Fakat daha ormana girmeden duraksadım.. Şiddetli bir baş ağrısı beni ormana girmekten alıkoydu.. Bu sefer ki baş ağrısı gerçekten çok şiddetliydi ve beni iki büklüm haline getirmişti.. Başım bu sefer gerçekten patlayabilirdi.. Başımı iki elimin arasına aldım, başıma giren ağrıyla birlikte gözümü kapatmamla birlikte Ormanın derinliklerine sürüklendim fakat bu sefer hava karanıktı ve ağaçların korkunçluğundan başka bir şeyi göremiyordum.. Biraz ileri de bir açıklık vardı işte oraya doğru sürükleniyordum.. Fakat karanlık bir şeye çarpmadan hemen önce durdum -ya da görüntü akıp gitmekten vazgeçti-. Karanlıkta pek seçilmiyordu sadece sulietini seçebiliyordum ve bir kulübeye benziyordu.. Etrafında pek sık olmayan ağaçlar vardı... Daha fazla şey görmek istiyordum -tabi gerçekten oluyorsa..- . Bunu devam ettirebildiğim rüyalarım gibi düşündüm ve devamını getirmeye çalıştım fakat başıma saplanan diğer ağrının acısıyla gözlerimi açtım.. Ensem, başımın yan tarafları, üstü zonkluyordu.. Ve ağrı şakaklarımdan gözlerime iniyordu.. Felaket bir şeydi.. Gözlerimi açmıştım fakat hislerim yerine yeni geliyordu ve ben hala sıcak olan kumları hissediyordum.. Anlaşılan baş ağrısının verdiği acıyla yere düşmüş ve ya kendimi atmıştım.. Onu hatırlamıyordum.. Arkama bakmadım ve ayağa kalkıp üstümü temizledim.. Kollarımdaki kumların büyük bir çoğunluğunu temizledim ve ormanın derinliklerine doğru baktım giden çocuğu görebilmek umuduyla faka ben ormana bakarken içimden bir ürperti geçti ve silkinmekten kendimi alamadım.. Çocuk ortalıklarda yoktu, anlaşılan ben baş ağrısı ve -gördüğümü sandığım- görüntülerle boğuşurken o görüş alanımdan çıkmış ve ormanın derinliklerine inmişti... Hava iyiden iyiye kararıyordu.. Ben ise daha da huzursuzlaşıyor ve gerginleşiyordum.. Bu orman niye beni bu kadar geriyordu... Kendimi gerilmiş bir lastik gibi hissediyordum ve biraz daha gerilirsem kopacaktım.. İçimde bastırmaya çalıştığım diğerlerinden ayrılma arzusu artıyordu... Herkes birbir gidiyordu ben niye buradaydım? Belki gördüğüm kulübeye gidebilirdim.. ama nerede olduğunu bilmiyordum.. Ondan da önemlisi öyle bir kulübenin olup olmadığını bile bilmiyordum.. Ayrıca gidenler içinde endişeleniyordum.. Ya geri dönmezlerse? Ya herkes teker teker ölür ve ya kaybolursa... Ben bunları düşünürken midemin boş olduğunu bana hatırlatan guruldama sesi yükseldi ve en son ne zaman yemek yediğimi merak ettim.. Sahi biz ne zamandan beri buradaydık?
Ormana son bir kez daha baktım ve gidenlerin geri dönemlerini ümit ettim.. Hepsini tek parça olarak... L.'in yanına doğru ilerliyordum.. Yürürken hala düşüncelerim oradan oraya savruluyor, hesaplamalar yapıyordu.. Sabahtan beri daha doğrusu uyandığımdan beri hiçbir şey yememiştim.. Sadece sigara içmiştim.. Çok aç olduğum söylenemezdi ve artık gece oluyordu.. Bu zamanda da bir şey bulmamız imkansızdı.. Herkes açtı, endişeliydi... Peki ben niye onları düşünüyordum? Onları kurtaracak süper kahraman ben miydim ki? Tabii ki hayır.. Mesela şu sarı saçlı adam olabilirdi ya da ormana giden çocuk ama döneceği bile belli değildi.. Ya da bizi kurtaracak kişi kızıl saçları, yeşil gözleri ve kırmızı ojeli, uzun tırnaklarıyla L.'di.. Ama kesinlikle ben değildim.. Bunları düşünürken tekrar karnım guruldadı bu sefer daha yüksek bir şekilde.. Henüz gruba varmamıştım bu yüzden kimse duymuş olamazdı..
Gruba doğru ilerlerken herkesin yüzüne baktım... Belli başlı şeyler vardı aynı olan... Açlık, merak, kızgınlık, çaresizlik.... Peki ya ben dışarıdan nasıl görünüyordum? Sanırım aç, susuz, yorgun ve hayattan bezmiş.. Hissediyordum omuzlarım her bir adımımda daha da düşüyordu ve başım ağırlaşıyordu... Bir adımda daha atmadan yere yatıp uyumak istiyordum.. Uyumak ve bunun bir kabus olduğunu fark edip yatağımda uyanmak....

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Seth Sullivan
Ada Lideri
Ada Lideri
Seth Sullivan


Mesaj Sayısı : 208
Liderlik Kapasitesi : 227
Kayıt tarihi : 20/05/10
Nerden : Ada'dan

Yeni Doğanlar - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Doğanlar   Yeni Doğanlar - Sayfa 2 I_icon_minitimePaz Haz. 13, 2010 6:36 pm

Dm: Herkesin yüzünde bir gerginlik havası var. Kimi neler olacağını dert ediyor, kimi neden ya da nasıl getirildiklerini, bir çoğunun aklında sorular var ve bunların cevaplarını bilen yok. Birbirlerinin yüzlerine bakıyor insanlar. Korku ve bir umut beklercesine. Neler olacağını bilmek istercesine. Hava kararıyor. Güneşin batışı adadan çok güzel gözükmesine rağmen duymaya başladığınız açlık hissi bu zevki tatmanıza engel oluyor. Etrafınızda yiyecek göremiyorsunuz. Sadece iki tane hindistan cevizi ağacı var, eğer ulaşabilirseniz meyvelerini alabilirsiniz. Altında da düşmüş ve ikiye yarılmış bir hindistan cevizi var. Unutmayın, açlıktan ölebilirsiniz de...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://kayipada.my-rpg.com
 
Yeni Doğanlar
Sayfa başına dön 
2 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2
 Similar topics
-
» Ada Düşmanları. [Yeni]
» Koruyucular [Yeni]
» Yeni Rütbeler Eklenmiştir
» Gizemmm (: -Yeni fotoLar-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Kayıp Ada :: Ada Sahili :: Sahil-
Buraya geçin: