Kayıp Ada
Rp dünyasında eşi benzeri olmayan bu adada, yaşamayı göze alıyor musun? Grup savaşlarının yanında açlık mücadelesi, adadan kurtulmanın umudu ve diğer bir çok gizemli olaylar.

Eğer sen de kendine güveniyor ve adada yaşayabileceğini düşünüyorsan üye ol!







Ada, uyanıyor!...
Kayıp Ada
Rp dünyasında eşi benzeri olmayan bu adada, yaşamayı göze alıyor musun? Grup savaşlarının yanında açlık mücadelesi, adadan kurtulmanın umudu ve diğer bir çok gizemli olaylar.

Eğer sen de kendine güveniyor ve adada yaşayabileceğini düşünüyorsan üye ol!







Ada, uyanıyor!...
Kayıp Ada
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Kayıp Ada'da Bir Şeyler Oluyor
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 İstanbul'a Varış

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Alberto Espada
Koruyucular
Alberto Espada


Mesaj Sayısı : 16
Liderlik Kapasitesi : 6
Kayıt tarihi : 01/06/10

İstanbul'a Varış Empty
MesajKonu: İstanbul'a Varış   İstanbul'a Varış I_icon_minitimePtsi Tem. 19, 2010 9:00 am

Uçak inmeden 15-20 dakika önce uyanmıştım. Zaten uçak 15 dakikada piste inişini gerçekleştirirdi uçak inince oturduğum koltuğun dayanaklarını bastırarak ayağa kalkarım. Ve birazda başımı eğerek çünkü; Duvara çarpabilirdi başım daha sonra iniş sırasına indim inerken hosteslerden bir tanesi kapıda "İyi günler" diyordu. İnince etrafıma bakındım İngiltere'ye göre daha temiz olan istanbul'un kokusunu burnumdan içeri çekerek sonrada ağızımdan burnuma çektiğim havayı ağzımdan tekrar eski yerine bıraktım. İngiltere'de Yazlar kış gibiydi burada ise yaz yazdı. Kış ise kış 1-2 dakika içerisinde kendime gelmiştim uçak yolcukları beni bu kadar yormazdı ancak o "Mendez" denilen adamı kovalıyacağım derken baya bir yolculuk yapmamıştım bütün bunlar derken Ada nasıldı ? yeni çaylaklar geldiğinden haberi olmuştu eminimki Ada buradan daha güzel biryerdi ancak Ada'nın güzelliğinin korunması için o Jimmy denilen herfin yakalanması gerekiyordu ayrıca neden bu mesaj olarak bildirilmişti ve Ada Koruyucusu'nun imkanlarını ne kadar iyi biliyordu ? vede Mendez'e kim o kadar kaynak sağlardı ? neyse bunları bırakıp hızlı adımlarla havalimanın içine doğru ilerlemeye başlar güvenlik dedektörlerinin oraya gelince Güvenliklerden biri ingiliz olduğumu sanıp biraz bozuk bir ingilizce ve birazdaha ciddi ancak bir sıcak bir tavırla "Hoşgeldiniz güvenlik kontrolleri için lütfen yanınızdaki metal eşyaları buraya bırakınız." der Türkçe biliyordum ancak aksanlı konuşamadım biraz ciddi ancak biraz Türk aksanını biliyordum o yüzden biraz ingiliz aksanlı bir türkçeyle "Hayır olmaz."bir ara Türkçemi ilerletmeyi düşündüm belkide boş vakitlerde istanbul'a gelirdim ancak istanbul gibi sıcak bir şehir benim gibi bir soğukluğu kaldıramazdı bu sırada onları görünmeye başladı üç tanesi takımelbise giymiş bir şekilde gelir bunlar İtalyan Mafyasının alt düzey'den adamlarıydı "Koruyucu" olduktan sonra intikamımı almış ve o italyan mafya liderini öldürmüştüm biraz yerel halkı ona kışkırtmamında katkılar olmuştu oradaki bazı italyan çetecileride kurtarmıştım onlarda başka altdüzey italyan çetecilerle benim hizmetime girmişti ada'dan bahasetmezdim onlara sadece "Önemli bir yerden emir geldi." derdim neyse ki onlara birşeyler öğretmiştim ortadaki hızlı bir şekilde bir MİT Kimliği çıkarır ve insanlara belli etmeden Güvenlik görevlisine gösterir görevliye "Bu Beyefendiyi aramamınız için kesin emrimiz var elimizde Sayın Vali'den vede Hakan bey'den kesin emir aldık."hızlı adımlarla çıkışa yönelirim Havalimanı Türklere bile ait olsa neredeyse onlardan çok yabancı vardı "Sigara İçilmez" yazan bir yerin hemen yanındaki kafede oturan takımelbiseli büyük ihtimalle bir japon işiadamı kafilesi buna örnekti...Havalimanın çıkışına gelince görevliler şertin altından geçmemize birşey demezler sonrada Havaliman'nından çıkınca sayamayacağım kadar çok Araba olan bir otopark'ta 5 dakika yürüdükten sonra 2009 Model bir "Mercedes Benz" arabasına binerek oradan ayrılırız ben arka koltuğu otururum daha demin Vali'den emir aldığını söyleyen adam (Vendetta) benim yanıma geri kalan şöför koltuğu ve yanındakine oturur uçakta telefonlar sessize alınınca kullanılabiliyordu neysekide aramıştım onları ve nerede yemek yiyeceklerini falan söyleyip beni beklemelerini söylemiştim Vendetta ciddi bir tavırla "Efendim dediğiniz yere bir adam gönderdik. Ve tariflerinize uyan şahıs siz gelmeden 5 dakika kadar önce aradığımızda 3 kişiyle dediğiniz masada masada yemeğe oturdu. Ayrıca 2 korumaları varı yan masada" der ingilizce neyse ki ona ilk görüşmemizde iş konuşmayı sevdiğimi anlatmıştım Vendetta İtalyan Mafyasından topladığım yetenekli biriydi bir gençti topladığım adamların başına geçirmiştim ülkeleri İtalya'dan Türkiye'ye ancak daha ağırlıklı olarak "Ermenistan" ve "Yunanistan" adlı ülkelerle iş yapıyorlardı işlerine karışmazdım koruyabildiğim kadar korur onları vede arada onların işlerine yardım etiğim olurdu "Güzel şimdi tekrar ancak bu sefer telefonu bana ver." dedim ingilizce Vendetta olumlu anlamda başını salladı ve elini sağ cebine cebinden eski bir telefon çıkardı onda birkaç numarayı tuşladıktan sonra telefondakine "Beyefendi seninle görüşmek istiyor." dedi ve telefonu bana uzattı sol elimle telefonu alıp kulağıma dayadım "Evlat durum nedir ?" dedim ciddi ve heyecan yüklü bir ingilizce dille "Efendim bir adam geldi yanında üç kadar adam geldi yanılmıyorsam korumalları garip bir dil konuşuyor adam dediğin tarifte ki kişi tercüman araçılığı ile iletişim kuruyor. onla" der sesi kısıktı beli ki yakınlarındaydı umarım bu kısık ses onun yerini belli etmezdi diye umdum "Hapörlörü açabilir misin ?" diye sorunca bir dakika sonra hapörlörü açtı sesinden iryarı olduğu belli olan bir adam "Böyle bir yer gerçekten var mı ?" diye sordu ibranice bunu ibranice sormuş olması beynimde inanılmaz bir şimşek çaktırdı ibranice yaygın bir dil değildi hatta neredeyse bilinmezdi ve sadece İsraililer bu dili konuşurdu Mendez denilen adam Adayı İsraililere mi açıklıyordu ? "Evet, bu yer tamamen gerçek ve korunmasız vede sadece bir avuç beceriksiz yaşıyor." der ciddi ve ingiliz aksanlı bir ses tonu bu tercüman olsa gerekti Adayı böyle kolayca satabilir miydi ? ancak bunun önemi yoktu Adayı öyle bir ülke öğreniyorsa bunun hemen rapor edilmesi lazımdı daha sonraki konuşmalar birden kesildi ve hapörlör'ün kapanma sesi geldi sonra bazı adımların sesleri geldi ben ve vendetta telefondan gelen sesleri şaşkınlıkla dinlerken sonunda adamın bizim adamımızın sesi geldi "Efendim beni fark ettiler kaçmak zorunda kaldım restoranın arkasındayım telefonu kapatmam gerek" der ingilizce çok heyecanlı bir şekilde Vendetta'ya döndüm sinirle "Vendetta istanbuldaki bütün adamlarını o restorana yönlendir. Ve şu araçı hızlandırın derhal bedeli ne olursa olsun o restorana gidiyoruz" bu sırada telefon kapanmıştır şöförse bazı yerlerde acil durumlar için kullanılan geçiti kullanıyordu şehir içinde çok hız yapmıştı vendetta ise şehir aynı telefonla birkaç kişiyi aradı çıkanların hepsine silahlanmalarını ona verdiğim adrese gelmelerini söyledi ve Jimmy'i tarif ediyordu Ada gerçekten birileri tarafında öğrenilecek gibiydi belkide orayı koloni askeri üst veya başka birşey için kullanacaklardı ancak ne pahasına olursa olsun oradakilerin hepsi yakalanmalı ve öldürülmeydi hızlı bir şekilde telefon'nundan istanbul'a gitmesini söyle telefon mesajını atan numaraya şu mesajı atar. dedim dedi. Görevli başını olumlu anlamda sallayınca bende hemen dedektörün yanındaki güvenlik şeritini hafif kaldırarak şeritin altından geçerim sonrada şerti eski yerine takarak

"Efendim durumumuz kötü...Jimmy Adayı yanılmıyorsam bir grup İsrailli'ye söylüyor. Onları yakalamak için imkanlarımı seferber ettim ne olursa olsun dikkatli olun artık Ada biliniyor olabilir. Artık dikkatli olmak zorundayız. Biliyorsunuz Acil birşey olmasa bu numarayı kullanmazdım eğer izniniz olursa onları öldürmek zorundayım..."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Seth Sullivan
Ada Lideri
Ada Lideri
Seth Sullivan


Mesaj Sayısı : 208
Liderlik Kapasitesi : 227
Kayıt tarihi : 20/05/10
Nerden : Ada'dan

İstanbul'a Varış Empty
MesajKonu: Geri: İstanbul'a Varış   İstanbul'a Varış I_icon_minitimePtsi Tem. 19, 2010 8:17 pm

DM: Mesaj gelir. Siteye baktığında mesajın içeriği şöyledir.

"İyi casusluk yapabilirsin değil mi Alberto? Yapabileceğini biliyorum. Eğer onları öldürürseniz bu çok fazla dikkat çeker. Yapman gereken adamlarını oradan çekmek. Bu işi yalnız tek başına sen başarabilirsin. Sabırlı olmalısın, çünkü Mendez'i şimdi öldürmemelisin.

Senden, Mendez'i takip etmeni istiyorum. Çok yakın takip. Onun adamlarından biri ol mesela ve bana rapor ver. Onu öldürmen işe yarayabilirdi ama şimdi işin içinde başka kimseler de olduğuna göre bilgileri yok etmemiz gerekiyor. Eminim ki Mendez bilgilerini kendi dizüstü bilgisayarında saklıyordur. O bilgisayardaki bilgileri siteye atmanı ardından da silmeni istiyorum. Kopyalanmamalı ve kimsenin eline geçmemeli.

Buraya gelenlerin listesi, ne zaman geldikleri hakkında bilgiler, benim, senin hakkında bilgilerin hepsi o bilgisayardadır. Eğer bunları yok edebilirsen ada kurtulur. Eğer başarısız olursan ve o bilgiler başka kişilerin eline de geçerse işimiz daha çok uzar.

Ayırca not: Türkiye'de özel kimliklerini fazla kullanmana gerek yok."




Mendez'in adamları senin adamını yakalayamazlar. Ama lokantadaki garsonlardan birinin dikkatini çekmiştir ve telefonuyla adamının fotoğrafını çekti. Şuan fotoğrafı göstermek üzere Mendez'in yanına gidiyor. Eğer gösterirse Mendez bir arama emri çıkarttırır ve adamını yakalayabilirler.

O sırada Mendez İsrailli adamla pazarlık yapmayı bitirmiştir. Adam çantasını toplayıp üstleriyle görüşmek için lokantadan ayrılır. Eğer üstleri de kabul ederse ortaklaşa iş yapacaklardır. Ama Mendez bilgileri para karşılığında dahi olsa vermeyi reddetmiştir. Ona göre onlar ödenemeyecek kadar değerlidir.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://kayipada.my-rpg.com
Alberto Espada
Koruyucular
Alberto Espada


Mesaj Sayısı : 16
Liderlik Kapasitesi : 6
Kayıt tarihi : 01/06/10

İstanbul'a Varış Empty
MesajKonu: Geri: İstanbul'a Varış   İstanbul'a Varış I_icon_minitimeÇarş. Tem. 21, 2010 6:10 pm

Telefonuna gelen bu mesajı okuyunca canı sıkılır. Mendezle işini bir an önce bitirmek istiyordu gene böyle yapacaktı ancak denilen gibi; Mendez'deki bilgileri alıp İsraililer'in kimin adına çalıştığını öğrenmeliydim ancak bunu olabildiğince kısa bir zamanda yapacaktı bu sırada restorana varmışlardı Restorana varmışlardı şöför özellikle boş bir alan olduğu halde özellikle bir VIP Sınıfı Mercedes Vito'nun yanına arkasına park eder Araba'daki camlar siyah bile olsa birden fazla başın gölgeleri gözüküyordu eğer araba mobil randevu evi değilse ki değildi. Bu vendetta'nın adamlarının araçıydı Vendetta ciddi bir şekilde "Efendim ne yapılsın ?" diye sorar "Kimseye birşey yapmıyoruz. Yanlız bizim adamımızı görüntülemeyi başaran biri varsa onu yakalayın" dedim soğuk bir şekilde Vendetta hafif bir şaşkınlık ve pişmanlık yaşamıştır bu ifadesinden belli oluyordu çünkü; Şehrin bir uçundaki adamlarını almış dakikalar içersinde boş yere boğazın dipine getirmişti birazdan onlara beklemelerini ardından büyük ihtimallede gitmelerini söyleyeceğinin benim kadar farkındaydı. Bu sırada tekrar Vendetta'nın telefonu çalar. Vendetta numarayı görünce "Efendim tarif etiğiniz şahısı takiple görevlendirdiğimiz kişi arıyor." der benim kinden daha çok sıcak bir tavırla ona baktım belkide israililer arıyordu bilemezdi ancak onu Jimmy yada onlarla pazarlık edeceklere götürecek en kısa yolla rahatlıkla başvurmaya hazırdı ona "Telefonu bana ver." dedim telefonu hızlı bir şekilde uzatır bende adetta telefonu çalıyormuşcasına onundan elinden alarak açarım telefonu "Alo" dedim ibranice ciddi bir tavırla "Patron sen misin ?" der karşıdaki ses şaşkın bir ingilizceyle sesinden tanımıştım bu bizim adamımızdı hafif bir tebessüm ettim "Peki yakalandın mı ?" diye sordum ingilizce bana "Hayır efendim. O tuhaf adamlar her kimse göründükleri kadar sıkı değiller şu anda aşçıların olduğu bölümdeydim buradaki bir camdan restoran kısmı gözüküyor o tuhaf adamlar gitti tarif etiğiniz adam ve korumaları yeni gidiyor ve yanılmıyorsam bir garson beni fotoğrafladı nasıl oldu bilmiyorum kaçarken dikkat etmemişim..." sözünü sinirli bir şekilde kestim "Nasıl kendini belli edersin ? neyse bunun bir önemi yok garsonu tarif edebilir misin ?" dedim adeta azarlarcasına Garsonu tarif eder tariflerdeki garson Elmacık kemikleri fazla şişkin olmayan Siyah saçlı kahverengi gözlü Restoran’daki garsonların mesai saatlerinde giydiği kıyafetleri giymiş fazla kilolu olmayan bir adamdı. Eğer bu adam fotoğrafı Jimmy’e gösterir ise mahvolurduk “Tamam sen telefonu kapa ve restoran’da bekle” dedim ciddi bir şekilde sonra telefonu kapadım Vendetta’ya doğru yüzümü hafif bir şekilde çevirerek “Vendetta Şoför’ün yanındaki adamı al ve tariflerdeki garsonu halledin.” Dedim İngilizce başıyla evet işareti yapıp adamını işaret eder daha sonrada ikisi araba’dan inerken Jimmy Restoran’dan çıkıyordu. Yönlendiği yönde Arabası olduğunu tahmin etiğim Ford’un “Fusion Comfort” türü araç’ın olduğu yöndeydi. Benim sevdiğim pahalı zengin araçlarına göre oldukça ucuz olan bir arabaydı. Ve üstelik çokta iyiydi O arabasına binerken aniden arkasından tarifteki garson sağ eliyle sıkı bir şekilde kavradığı cep telefonuyla ona doğru hızlı bir şekilde ilerlerken Vendetta ve yanındaki iki adam (sanırım biri az daha yakalanan adamımızdı.) ara sokaktan önünü kesip onu Restoranının arkasında doğru çok hızlı bir şekilde sürüklerler bu hızla onu arkaya götürmelerine ben bile şaşırmıştım. Bu sırada bir polis arabasını görünce aniden buz kesildim Acaba biri Vendetta’yı ya da diğer adamımız ihbar mı etmişti ? birden Jimmy’nin arabasının önünde durup ona bir şeyler söyler ve arabasını işaret eder neden trafik polisi bu adamı sorgulasın ki ? birden arabasının altındaki “Temsilli Engelli” resmini görünce nedenini anlamıştım Jimmy cüzdanından aceleci bir şekilde para çıkartıp polis’in cebine yerleştirir bunu o kadar hızlı yapmıştı görenler cebinden bir şey yürüteceğini falan sanacaktı bu sırada Vendetta ve iki adamı daha gelir bir tanesi diğer VIP türü Vito aracına geçerken diğer Şoför’ün yanındaki koltuğa oturur Vendetta ise her zamanki gibi benim yanıma bu sırada Jimmy polisi göndermiş ve de aracına binip otel’in olduğu yöne arabasını sürüyordu Şoför’e “Tarife uyan şahısın aracını takip et.” Dedim acele bir şekilde Şoför denileni yapıp arabasını takip ediyorduk 15 dakikalık bir takip sonu otel’e gelmiştik otele gelince Jimmy arabasıyla otele giriyordu evet onu yakalamıştık tek seferde onu ve bilgileri alacaktım bu biraz bilgileri tehlikeye atmaktı ancak Ada zaten kendisince apayrı bir riskti benim aldığım risk böyle şeyler karşısında risk bile sayılamazdı. Bu yüzden içim rahattı bir plan bulmalıydım İsrailliler onu rahat bırakmayacaktır. Nede ben rahat bırakacaktım elinde para dolu bir çantayla ayrılmadığı için anlaşmayı kabul etmemişti demek ki henüz aralarında bir anlaşma yoktu bu iyi haberdi. Ancak hala ada hakkında bilgilerle dolaşıyordu bu yüzden onu ve bilgileri ele geçirmeliydim otel’in hemen yakınındaki bir restoran’da durmuş idik. Vendetta’ya dönüp “Birkaç hayat kadını bul. Ve otel’e sahte isimler vererek onları kabul edebilecek işadamlarına yönlendir.” Dedim ciddi bir şekilde şaşırmıştı bu açık bir şekilde yüzünden okunuyordu ancak bir şey dediğimde onda bir kesinlik payı olduğunu Libya’da onları yüzlerce kişiden kurtardığımda görmüştü “Tamam efendim.” Dedi o yüzden ve 1 saatlik telefon görüşmeleri yaptı hayat kadınlarını ayarlamak için ve de en zoru onları odalarına alacak işadamlarını bulmak olmuştu öyle işadamları vardı neyse ki otel’de bu sırada hayat kadınları otele giriyordular sonra onları arayan Vendetta onları işadamlarının isimlerini ve hangi işadamlarının kendilerini gönderdiğini söyledi. Telefonu kapayınca yüzünü bana dönerek “Şimdi ne yapıyoruz ?” diye sorduğunda “20 Dakika sonra polisi ara ve otel’de Fuhuş yapıldığını söyle.Ve fuhuşta önemli suçluların olabileceğini söyle Türkiye’de katil zanlıları bilirsin” Dedim ve bana adeta deliymiş gibi baktı “Sen dediğimi yap” dedim ona planım çok basitti; Polis Fuhuş’u duyunca ve de üstelik Fuhuş’ta önemli cinayet zanlıları olduğunu duyunca bütün otel aranacaktı 1 saat sürecekti bu olay biz ise bu olay arasında kaynayıp 1 saat içerisinde Jimmy’yi ve tabi kide bilgileri alıp gidiyor olacaktık ve aradan 20 dakika geçince Vendetta polisi arıyor ve birkaç katil zanlısının ve ek olaraktan uyuşturucu satıcılarının adını veriyordu bunların otel’de Fuhuş yaptığının ihbarını yaptı sonradan telefonunun içindeki bazı parçaları çıkarıp ayağında ezdi. Daha sonra araba’nın kendi tarafındaki camını açmaya başladı ve yavaş bir şekilde çöp kutusu gözüktü yerden eğilerek telefon parçalarını ve telefonu iki büyük kalın çöp torbasının arasına atı. Bu sırada polis geliyor ve otel’e giriyordu polis hızlı bir şekilde otel’e giriyordu 5-10 dakika sonra bir çanta uyuşturucuyla çıktı sanırım ihbarın bir kısmı gerçekten doğru çıktı daha sonra ise hayat kadınları gözükmeye başladı sıra bizdeydi “Otel’e giriyoruz.” Dedim soğukkanlı bir şekilde ve de iki araba otel’e giriyorduk ki sivil bir polis tahminimce komiser olan adam bizi durdu sağ elini hafif bir şekilde yumruk yapıp hafifçe tıkladı. Şoför arabanın camlarını indirdi. “Beyefendi buraya giriş yasak” dedi canı sıkkın bir şekilde normaldi tabi gece’nin bir vakti 1 saat hatta 2 saat nöbetçilik yapacaklardı burada Şoför sağ iç cebine çok seri bir şekilde atıp MİT Kimliğini eline sıkıca kavradıktan sonra elini sağ cebine koyuşu kadar seri bir şekilde kimliğini çıkarıp polise doğrultarak “Burada uluslararası bir suçlu bulunduğuna dair duyum aldık. Burayı arayacağız ve de bu gizli olacak.” Dedikten sonra yüzü birden adeta ağır bir darbe yemiş gibi olur ve birkaç adım araçtan uzaklaşınca “Buyurun geçin” diye yanıtlar ve telsizden “MİT’den bazı beyler geldi.” Diye bir anons geçer sonrada çıkarılan hayat kadınlarıyla konuşmaya başlar. Bir otel kapısının önündeki havluya araçlarımızı park etmeye çalışırız birkaç dakika çünkü; Polis araçlarıyla doluyordu burası yapabileceğimiz daha sonra araçlarımız durunca aşağı inin işareti yaparak aşağı inerim Vendetta araba’nın kapısını açarken VIP türü Vito’ya doğru “gelin” işareti yapar araçtan kar maskeli siyah operasyon kıyafetleri giymiş 6 kadar adam iner. Elerindeki MP5 Tüfekleri görünce şaşırdım Vendetta benim yokluğumda ve arkadan yolladığım desteğim çok işe yaramıştı elbette biraz donanımlı olacaklardı fakat bu kadarını beklemiyordum Şaşkınlığım sadece içimdeydi tabi kide dışa yansıtmıyordum “Yürüğün hadi.” Dedim sert bir tonla daha sonra yanımda Vendetta arkamda ise aracımızdaki takım elbise giymiş adamlar onların arkalarında Operasyon Timi kılıklı adamlar yürüyordu otel’in içine girince çeşitli renklerde duvarlar birçok oyma süs ve yabancı yazılar vardı Duvara asılan süslerin çoğu Afrika’ya özgü eserlerdi resepsiyon’nun oradaki görevliyi bir polis sorguluyordu ona doğru geldik polis ilk başta biraz irkildi ancak anonsu duymuş olacak ki “Nasıl yardımcı olabilirim ?” dedi kibar ve sıcak bir ses tonuyla “Jimmy Mendez hangi odada kalıyor ?” resepsiyonisttin aniden yüzü parladı ve “Sessiz Amerikalı ? O 3 kat 1071 numaralı odada kalıyor.” Dedi şaşkınlık ve heyecanlı bir şekilde “İki Gruba dağılıyoruz. Hüseyin sen ve adamların benimle Timse diğer asansörden denilen yere çıkıyoruz.” Vendetta’ya Libya’da kullandığım bir isimdi “Hüseyin” yerel halktan onu kaçırırken kullanıyorduk bu ismi Arap veya Türk ülkelerinde pek görüşmezdik. Ama bunun bir önemi yoktu Asansörlere binince bir dakikada oradaydık ve nasıl bir tesadüftür ki ? Karşımıza çıkan bir ilk oda 1071’di ve de üstelik kapı aralıklıydı korumalarsa etrafta yoktu Vendetta önden gidip kapı’nın kolunu kavrayacaktı kolunu tutup onu geri itim şaşkınlıkla bana baktı kapının aralığında net gözükmese bile beyaz bir ip vardı kapıya bağlanmış bomba veya o tür klasik tuzaklardandı herkese bu sırada Operasyon Timi gelmişti onlara geri çekilmelerini söyledim. Kapı hafif aralıklıydı. Kapıda herhangi bir tuzak yoktu biraz geriledikten sonra kapıya doğru koşmaya başladım ve kapı hafif bir çatırdama sesiyle sonuna kadar açıldı Jimmy olan biten ise şaşkınlıkla seyrediyordu diğerlerine verdiğim işaret üzerine iki takımelbiseli Jimmy'e doğru koştu onun kollarından sıkıca kavrayıp sürüklemeya başladılar ve onla birlikte otel'dende ayrıldık...

X X X

Jimmy’nin başından çuvallı çıkardı adamlardan biri ben Vendetta ve iki adam daha vardı odada Jimmy’nin elleri bağlıydı bir sandalye’deydi oda’nın sağ tarafında bir cam vardı bu camdan iki taraf birbirini görüyordu ancak ses gitmiyordu. Vendetta burayı azılı rakiplerine veya onların önemli adamları için kullanılırdı. Ve de benim için “Beyler herkes çıksın Jimmy’le yalnız konuşacağım.” Dedim ve hepsi sırayla odadan çıktı ve kapıyı kapadılar yüzümü Jimmy’ye döndüm “Jimmy İsraillilere bilgi vermediğini ve bizi yani daha doğrusu Adayı satmadığını biliyorum. Şimdi anlat bana İsrailli dostların ne kadarını biliyor ? Ve o bağıranların İsrailli olduğunu seni onlara teslim edebileceğimin de farkındasındır ama bunu yapamayacağım ve de seni öldürmeyeceğim senin için onlarla konuşacağım ve de seni adaya geri göndereceğim ve yahu ta benim gibi koruyucu olacaksın” dedim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Seth Sullivan
Ada Lideri
Ada Lideri
Seth Sullivan


Mesaj Sayısı : 208
Liderlik Kapasitesi : 227
Kayıt tarihi : 20/05/10
Nerden : Ada'dan

İstanbul'a Varış Empty
MesajKonu: Geri: İstanbul'a Varış   İstanbul'a Varış I_icon_minitimePtsi Tem. 26, 2010 12:41 pm

DM:

"Ben Jimmy değilim. Öyle birini de tanımıyorum!" Tüm gücüyle haykırıyordu sandalyedeki adam. En son hatırladığı şey sevgilisinin evine giderken geçtiği ara sokakta gördüğü iki adamdı. Ondan bir şey istemişlerdi ama o reddetmişti. Hatırlamıyordu şuan ne istediğini ama çok garip adamlardı. Matrix filminden fırlamış gibilerdi. Siyah kıyafetler ve siyah gözlükler.

"Benim adım David Hale" Diye bağırdı Hale. Kendini kötü hissediyordu. Başı dönüyor ve gözleri buğulanıyordu arada bir David Hale'in.

O sırada:

Gün doğumu hotelinin 314 numaralı odasından çıkan Jimmy Mendez koruyucuyu kandırmış olmanın zevkini yaşıyordu. Odasını kendi adına değil de başkasının adına almanın çok akıllıca olduğunu biliyordu. Ve kendi adına aldığı odaya ona çok benzeyen bir adamı koyması. Mendezin her zaman ikinci bir planı vardır diye düşündü kendi kendine. Hotelin lobisinden çıkarken 314 numaralı odanın ve 1071 numaralı odanın ücretlerini ödedi. Hotelin önündeki arabasına binerek orayı terketti. Sinirlenmişti biraz da, çünkü bu koruyucu düşündüğünden daha zorlu çıkmıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://kayipada.my-rpg.com
 
İstanbul'a Varış
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Kayıp Ada :: Ada Dışındaki Dünya :: İstanbul-
Buraya geçin: